8 Ağustos 2013 Perşembe

I. MARKSİZM İÇİN İDEOLOJİLERİN ÖNEMİ NEDİR?

Marksizm, tarihte fikirlerin rolünü yadsıyan, ideolojik etkinin rolünü yadsıyan, yalnızca ekonomik etkileri dikkate almak isteyen bir felsefedir, denildiğini hep duyarız.

Bu yanlıştır. Marksizm, düşünüşün, sanatın ve fikirlerin, yaşamdaki çok önemli rollerini yadsımaz. Tam tersine, bu ideolojik biçimlere özel bir önem verir, ve biz de, şimdi marksizmin başlangıç ilkelerine ait incelememizi, diyalektik materyalizm yönteminin ideolojilere nasıl uygulandığını inceleyerek bitireceğiz; ideolojilerin tarihteki rollerinin ne olduğunu, ideolojik etkenin etkisini ve ideolojik biçimin ne olduğunu göreceğiz.

Marksizmin şimdi inceleyeceğimiz bu bölümü; bu felsefenin en az, en yanlış bilinen noktasıdır. Bunun nedeni de, uzun zaman marksizmin yalnız ekonomi politiği inceleyen bölümünün işlenmiş ve yayılmış olmasıdır. Böylece bu konu, yalnızca marksizmin oluşturduğu büyük "bütün"den keyfi bir biçimde ayrılmakla kalmıyor, ama temellerinden de ayrılmış oluyordu; çünkü ekonomi politiğin gerçek bir bilim haline getirilmesini sağlayan, buna olanak veren, görmüş olduğumuz gibi, diyalektik materyalizmin bir uygulaması olan tarihsel materyalizmdir.

Yeri gelmişken bu arada şunu da belirtebiliriz ki, böyle bir yol kullanılması daha önceden tanıdığımız ve kendimizi kurtarmak için o kadar güçlük çektiğimiz metafizik düşünüşten ileri gelmektedir. Burada, gene yineleyelim ki, biz, şeyleri, birbirlerinden ayrı tuttuğumuz, onları tek yanlı olarak incelediğimiz ölçüde yanılgılara düşeriz.

Öyleyse marksizmin kötü yorumları, ideolojilerin tarihteki ve yaşamdaki rolleri üzerinde yeterince durulmamış olmasından ileri gelmektedir. İdeolojiler marksizmden ayrıldı ve bunu yaparken de marksizm, diyalektik materyalizmden, yani kendi kendisinden ayrıldı.

Birkaç yıldan beri, kısmen, binlerce öğrencinin marksizm konusundaki bilgilerini borçlu oldukları Paris İşçi Üniversitesinin çalışmaları sayesinde, kısmen de çalışmaları ve kitapları ile katkıda bulunan aydın arkadaşlarımızın çalışması sayesinde, marksizmin kendi gerçek çehresini ve hakkı olan yeri yeniden kazanmış olduğunu görmekten çok mutluyuz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.